Üniversite tercihi yaparken nelere dikkat etmeliyiz? Konu hakkında New York Üniversitesi’nde Profesör olan Selçuk Şirin’in Hürriyet’te yazdığı bir yazı var. Onun tavsiyelerini somut örneklerle zenginleştirmek için bu yazıyı ekledim. Tavsiyeler şu ilki ile başlıyor:
Meslek değil, disiplini seçin!
Selman Khan Dünya Okulu kitabında şunu yazıyor : “Duke Üniversitesi Profesörlerinden Cathy N. Davidson (Mac Arthur Vakfı Dijital Medya ve Öğrenme Yarışmaları eş direktörü), dünyada bu yıl ilkokula başlayan çocukların %65’i daha icat edilmemiş işlerde çalışacaktır öngörüsünde bulunuyor. 1980’lerde kimsenin geçimini internet üzerinden
sağlayacağına dair bilgi yoktu.
Şirin Hoca da diyor ki : “Çünkü meslekler hızla değişiyor. Hesap şu ki sizin kuşak en az üç, belki daha çok meslek değiştirecek! Şu an size tercih olarak sunulan pek çok meslek, siz iş hayatına başladığınızda olmayacak ve şu an size tercih olarak sunulmayan pek çok meslek iş piyasasında sizi bekliyor olacak.”
Bu yüzden meslek değil, ilgili olduğunuz disiplini seçin. O disiplinle ilgili ileride hiç tahmin etmediğiniz bir mesleğiniz olabilir. Aşağıda bu yazının yayınlandığı tarihte Ekşisözlük tarafından verilmiş bir iş ilanı yer alıyor.
Taban puana değil, aynaya bakın!
Şirin Hoca diyor ki:
Taban puanları geçen sene sınava girenlerin belirlediği bir referans. Başkalarının tercihleri yani. Kimbilir hangi nedenle yıllar önce öne çıkan bir bölüm, bir bakıyorsunuz orada takılıp kalmış. Yıllardır taban puanda zirvede olan öyle bölümler var ki eski halinden hemen her şeyi kaybetmiş ama zirvedeki yerini kaybetmemiş. Sadece taban puan ile tercihlerinizi belirliyorsanız geçmişte bozulup kalmış bir pusulayla yolunuzu arıyorsunuz demektir. Size tavsiyem bu sıralamaları bir kenara bırakın ve aynaya bakın. Nedir tutkunuz? Nedir beklentiniz? Hayalleriniz?
Zamanı ve mekanı unuttuğun uğraş nedir? Bu soruya yanıt vermeden tercih yapma!
Yapmaktan keyif aldığınız işte başarılı olma şansınız çok daha yüksek. Hangi işi seviyorsanız ona yönelin. Meraklı Zihinler kitabında bir bilimci hangi nesneleri seviyorsanız o işe yönelin diyordu. Kitap, kağıt ve kalemi mi seviyorsunuz? Yazar olun. Tencere, fırın, rende mi seviyorsunuz? Aşçı olun. “En son yaparken saate hiç bakmadığn, öğün atladığın, nerede olduğunu unuttuğun uğraş neydi?” bu sorunun cevabını bulun. Belki sevdiğiniz nesneleri düşünmek bu sorunun cevabını bulmanızı kolaylaştırır.
Üniversiteyi okuduğunuz şehir belki de okuduğunuz üniversite kadar önemlidir.
Bölüm değil üniversite seçin!
Üniversitenin size katacaklarından daha fazlasını belki de yaşadığınız şehir size katacak. Üniversite tercihi yaparken mutlaka dikkate alınmalı şehir konusu. Kars’ta Türkçe Öğretmenliği mi yoksa İstanbul Üniversitesi’nde Sosyal Bilgiler Öğretmenliği mi? Veya Kastamonu’da Uluslar Arası İlişkiler okumak mı Ankara’da okumak mı? Şirin Hoca “sosyal sermaye” kavramından bahsediyor bu konuda. Üniversitenin size yeni yaşantılar ve tecrübeler katması gerekiyor. Kimlerle vakit geçireceksiniz ve hangi sosyal ağlara dahil olacaksınız?
Şirin Hoca diyor ki :
Harvard’a gidenler, orada alacağı dersler kadar orada edineceği arkadaşlar için onca parayı veriyor. O nedenle tercihinizi yaparken bölümden çok üniversiteye odaklanın. Sıradan bir üniversitenin iyi bir bölümündense, iyi bir üniversitenin sıradan bir bölümünü tercih edin.
Global düşünün!
“Son olarak, Türkiye gibi jeopolitik konumu gereği dünya ile entegre bir ülkede sizin için en büyük fırsat Türkiye sınırlarını aşan bir üniversite eğitimi almak olmalı. Bunun artık pek çok yolu var. Erasmus programları var, yurtdışında yaz okulları var. Üniversitelerin yurtdışı kampüsleri ve öğrenci değişim programları var. Tercih yaptığınız üniversitenin bu seçenekleri size sunup sunmadığına bakmanızda yarar var. Dört yılı tek bir şehirde geçirmek, üniversite eğitiminde yapacağınız en büyük hata olacaktır.“
Üniversite’nin akademik kadrosunu gözden geçirin.
Üniversitede ders alacağınız hocaların akademik ünvanlarını, kitaplarını inceleyin. Üniversitede dersinize alanında bilinen, iyi kitaplar yazmış hocaların girmesi sizin için bir ilerleme olacaktır. Felsefeye Giriş dersinize bu alanda herkesin bildiği bir hocanın girmesi size çok daha fazla şey katacaktır.
Üniversite tercihi için yazılmış bu tavsiyeler sanıyorum bugün de gelecekte de geçerliliğini koruyacaktır.
Bir Cevap Yazın