İkinci Dünya Savaşı, Nedenleri ve Sonuçları

Avrupa’da Birinci Dünya Savaşı‘nda ölmeyip sağ kalanlar bu savaşın son olmasını dilemişlerdi ama öyle olmadı. Yirmi yıl sonra Hitler, Almanya’nın “hayat sahası” nın savaşla sağlanabileceğini söyleyerek 1 Eylül 1939’da Avrupa’da yeni bir savaş başlattı ve bu savaş kısa sürede bütün dünyaya yayıldı. Yahudilerin soykırıma uğradığı ve ilk nükleer silahın kullandılığı tarihin bu en kanlı savaşının sonunda Almanya’nın başını çektiği Mihver kuvvetleri yenildi.

İkinci Dünya Savaşı ve Taraflar

(Başlıca) Mihver devletler (Almanya, İtalya, Japonya) ve (Başlıca) Müttefik Devletler ( İngiltere, Fransa, ABD, SSCB ve Çin) arasındaki savaşta Müttefikler savaşın başlamasına engel olmaya çalışan taraf oldular. Yeni bir savaş istemiyor ve savaşı kendi ülkelerinden uzak tutmak istiyorlardı. Hitler’in işgallerine bir süre sessiz kalmışlardı fakat Polonya’nın işgaliyle savaşa girdiler.

İkinci Dünya Savaşı’nın Nedenleri

İkinci Dünya Savaşı’nın iki önemli nedeni vardır. Birinci neden; Birinci Dünya Savaşı sonrasında imzalanan barış antlaşmalarının adil bulunmamasıdır. İkincisi ise 1929 Ekonomik Bunalımı‘dır.

Almanya Versay (Versailles) Antlaşmasının ağır sonuçlarına katlanmayı reddediyordu. 1975’yılına kadar ağır bir tazminat ödeyecek, Doğuda topraklarının bir bölümünü bırakacak ve Batıda egemenliği sınırlandırılacaktı. (Ren Bölgesi askerden arındırılacaktı.)

İtalya’da ise Mussolini 1922 yılından itibaren İtalya’yı ele geçirdi. İtalya’ya göre Avusturya-Macaristan ve Yugoslavya ile yapılan antlaşmalar İtalya’ya verilen sözlere uymuyordu.

Almanya’nın Pasifik Okyanusu’ndaki topraklarının tümünü alamayan ve Asya’da Çin’de ve Sibirya’daki yayılmasının engellendiğini gören Japonya yayılmacı doktrinlere yöneldi.

Almanya ve Hayat Sahası :

1933’te iktidara gelen Nazi Partisi ve Adolf Hitler Versay Antlaşması’nın olumsuz etkilerini kırmak için savaş ekonomisine yatırım yaptı. Almanya’nın yeteri kadar ham madde kaynakları yoktu. Bu ihtiyacını karşılamak için sömürgecilik yarışına girmesi gerekiyordu. Almanya Lebensraum [Libenşraum (Hayat Sahası)] politikasına göre yayılmaktaydı. Bu yayılma dünyayı içine alacak küresel bir savaşın önemli sebeplerinden biri olmuştur.

Avusturya, Çekoslovakya ve Polonya’yı bünyesine katınca Almanya’nın nüfusu bir anda 60 milyondan 88 milyona çıktı. Ayrıca ham madde kaynaklarında, ordunun sahip olduğu asker ve silah sayısında muazzam artışlar oldu. Bu ani güç artışları Almanya’nın kendine olan güvenini artırdı ve Almanya daha da saldırgan hâle geldi. Almanya’nın Polonya’yı işgal etmesi üzerine İngiltere ve Fransa, Almanya’ya savaş ilan ettiler fakat hazırlıksız oldukları için müdahale edemediler. Oysa Almanya geliştirdiği Blitzkrieg [Blitskrig (Yıldırım Savaşı)] stratejisi ile savaşa önceden hazırdı. Düşman harekete geçemeden düşmanın işini bitirmeyi amaçlayan bu strateji Almanya’nın savaş öncesi ve savaş esnasındaki temel stratejisidir.

İtalya ve Bizim Deniz :

Almanya’nın Hayat Sahası politikası ile örtüşen Mare Nostrum [Mar Nostro (Bizim Deniz)] ve Roma İmparatorluğu’nu canlandırma siyasetleri Mussolini’nin uygulamalarında hayat bulmaya çalışıyordu. Mussolini Akdeniz’i “Bizim Deniz” olarak görmekteydi. İtalya bu politika doğrultusunda önce Yugoslavya’dan Fiume şehrini aldı. 1935’te Habeşistan’ı işgal etti. Sonrasında İspanya iç savaşına müdahil oldu. Bu girişimler, İtalya’yı ziyadesiyle yıprattığı hâlde İtalya, özellikle ham madde kaynaklarına olan ihtiyacından dolayı sömürgeler elde etme çabasından vazgeçmedi.

İtalya’nın Arnavutluk’u işgali Türkiye’nin başını çektiği Balkan Antantı’na ağır bir darbe indirince İngiltere bölgedeki devletlerle dostluk antlaşmaları imzaladı. İtalya, kendisine yönelik bir hamle olarak gördüğü bu olay karşısında 1936’da Almanya ile imzalamış olduğu dostluk antlaşmasını ve daha sonra oluşturulan mihver birliğini daha ileriye taşıyarak 1939’da Almanya ile Çelik Paktı kurdu. Bu pakt İtalya’nın Alman politik değerleriyle yoluna devam etmesine neden oldu.

Japonya ve Ortak Refah Alanı (Yeni Japon Düzeni) :

I. Dünya Savaşı sonrasında Japonya’nın Çin ile yaptığı antlaşmaların da katkısıyla elde ettiği üstünlük, 1920-1930 yılları arası dönemde de devam etti. Japonya bu durumu destekleyen güçlü bir orduya ve ekonomiye sahipti fakat 1929 Ekonomik Buhranı’ndan Japonya da olumsuz etkilendi. 70 milyonluk ülke bu kriz ortamından kurtulmak ve mevcut gelişmişliğini artırmak için daha önce giriştiği sömürgecilik hareketlerini artırma yoluna gitti.

Uçak filosu ve seyyar topçular bakımından çok ileri olan Japonya ilk etapta Asya’da Mançurya’yı işgal etti. 1938’de ise Çin limanlarının büyük bir kısmını ele geçirdi. Bu teşebbüsler yaklaşan yeni bir dünya savaşının ayak sesleriydi. Bu yayılmacı siyaset karşısında duran İngiltere ve ABD’nin Çin’e destek vermesinden dolayı Japonya ile Almanya Tokyo-Berlin Paktını (Anti-Komitern Pakt) kurdular. Bu gelişmelerle Alman-Japon-İtalyan birliği kurulmuş oldu.

II. Dünya Savaşı’nın nedenleri şu şekilde sıralanabilir:

• Versay Antlaşması’nın koşullarının Almanya’ya çok ağır gelmesi
• Rusya’nın Brest Litowsk Antlaşması ile kaybettiği toprakları geri almak istemesi. Ayrıca komünizm ideolojisinin dünya devrimi ile gerçekleşeceğine inanması ve bu yönde faaliyette bulunması
• İtalya’nın Avrupa siyasetinde etkinliğini artırmak istemesi ve I. Dünya Savaşı’nda istediklerini elde edememesi
• Komünizme, Nazizm ve faşizmin karşı gelebileceğine inanan Avrupa’nın bu rejimlerin Almanya ve İtalya’da yükselişlerine engel olamaması
• Japonya’nın Uzak Doğu ve Pasifik’te İngiltere ile ABD’nin baskısında olması
• Fransa’nın Almanya korkusundan dolayı güvenlik endişesi içinde olması
• 1929 Ekonomik Buhranı’nın tüm dünyada ortaya çıkardığı ekonomik ve sosyal olumsuzluklar

İkinci Dünya Savaşı Cepheleri ve Askeri Süreç

II. Dünya Savaşı Almanya’nın Eylül 1939’da Polonya’yı işgali ile başladı. İngiltere ve Fransa birkaç saat sonra Almanya’ya savaş açtı. Rusya (SSCB), Polonya’daki Beyaz Rus ve Ukraynalıların ezildiğini bahane ederek Polonya’nın doğusunu işgal etti. (Almanya ve SSCB arasındaki saldırmazlık Almanya’nın SSCB’ye saldırması nedeniyle bozulacaktır.) Bir süre sonra Almanya’dan gerekli her türlü desteği alan İtalya, Almanya’nın yanında savaşa girdi.

Almanya, birkaç haftada Versay Antlaşması’yla Polonya’ya bırakmak zorunda kaldığı bütün toprakları geri aldı. İkinci Dünya Savaşı genel olarak Kuzey Afrika, Asya-Uzak Doğu ve Avrupa olmak üzere üç cephede devam etti. Mihver Devletler başlangıçta çok başarılı oldu. Özellikle Almanya.

Paris ele geçirildi ve Fransa düştü. Birleşik Krallık tek başına kaldı. Londra üstünde Alman uçakları uçuyordu fakat Londra bir türlü düşmedi. ABD ilk başta Hiçbir Amerikalı’yı Avrupa’da ölmek için göndermemeye niyetliydi. Roosevelt seçilince fikrini değiştirdi. ABD İngiltere’ye yardım göndermeye başladı. Hitler SSCB’ye saldırmaya karar verdi. ABD ve İngiltere Rusya’yı uyarmıştı fakat Rusya tehlikeleri ciddiye almadı. Almanlar Moskova’ya girdi. Kış geldi ve zor hava şartlarında Hitler ilerlemeye çalıştı. Bu büyük bir hataydı. Stalingrad savaşın en sert geçtiği yerlerden biri oldu. Almanya’nın zaferi sarsılıyordu.

Japonya ise sonunda ABD ile karşı karşıya geldi. ABD önce adaları aldı sonra da Japon anakarasına ilerledi. Başarıya ulaşamadılar başta, sonuç Japonya’nın iki şehrine atom bombası atılması olacaktı. İtalya Müttefikler tarafından saldırıya uğradı, İtalyan halkı da savaşın Roma’ya taşınmasından memnun değildi. Mussolini popüleritesini kaybetti. İtalya cephesi ile de Almanya ilgilenmek zorunda kaldı. Almanya’nın çok fazla düşmanı vardı. Müttefikler önce işgal altındaki Fransa’yı kurtardı. ABD ve İngiltere bir yandan, SSCB bir yandan ilerleyerek Almanya’yı ele geçirdiler. Berlin düştü.

Savaşın Sonu

II. Dünya Savaşı kronolojik olarak önce Afrika’da, ardından Almanya’nın düşüşüyle Avrupa’da, son olarak da Japonya’nın teslimiyeti neticesinde Asya’da sona erdi. Savaşın son döneminde toplanan Müttefik Devletler tarafından düzenlenen Yalta ve Potsdam Konferansları (1945) barışın tesisi için atılan en önemli adımlar oldu. Bu konferanslar savaş sonrası dünyayı şekillendirdi.

İkinci Dünya Savaşı’nın Bazı Sonuçları

• 50 milyon, bazı kaynaklara göre daha fazla, kadın ve erkek öldü. İlk kez sivil halktan ölenlerin sayısı askerlerden fazla oldu.
• SSCB nüfusunun %10’unu, Polonya %20’sini Yugoslavya %10 fazlasını kaybederken ABD’nin sadece %0.2’si bu savaştan geri dönmedi.
• Avrupa ve Japonya enkaz haline geldi. Polonya sanayi tesislerinin %80’ini yitirdi.
• Bombalar ve atom bombasının yapılması ve kullanılması insanoğlunun yıkım gücünün boyutubu gösterdi.
• Nazilerin Yahudi, Çingene ve Slavlar için inşa ettikleri toplama kampları ve yok etme politikası insanları derinden etkiledi. Savaş öncesinde Avrupa’da yaşayan 10 milyon Yahudinin 6 milyonu yaşamını yitirdi.
• Avrupa gücünü yitirdi. ABD’nin gücü hızlı bir şekilde arttı. SSCB de savaştan toprak olarak kazançlı çıkmıştı Yeni dönemde SSCB ve ABD dünya siyasetindeki iki önemli ülke oldu. Soğuk Savaş’ın temelleri oluştu.
• Almanya’nın sanayi ve askeri gücü sıkı bir denetim altına alındı.
• BM örgütünün kurulması karara bağlandı.
• 1940’ta penisilin elde edildi.

İkinci Dünya Savaşı’nın Ekonomik Sonuçları

• Savaş öncesinde süper güç durumunda olan bazı devletler (Almanya, İngiltere, Fransa, Japonya gibi) sonrasında orta büyüklükte bir yapıya büründü.
Dünyada ABD ve SSCB olmak üzere iki süper güç ortaya çıktı.
• Denizaşırı imparatorluklar parçalandı. Bu durum sömürgelerin bağımsızlıklarını kazanmasına ve Avrupa’ya akan ham madde ve paranın kesilmesine neden oldu.
• Ülkelerin savaş öncesindeki millî gelirleri savaş sonrasında 1/3’e, ihracat 1/10’a geriledi, üretim materyallerindeki azalma 1/15 oranında gerçekleşti. Savaşa katılan ülkelerin paraları dolar karşısında ortalama yüz kattan az olmamak üzere değer kaybetti.
• Avrupa ekonomisi yaklaşık %50 küçülürken ABD’de %50 büyüme meydana geldi. Bu veriler gücün Avrupa’dan ABD’ye kaydığının göstergesiydi.
• Avrupa’nın dünya üretimindeki payı son iki yüzyılın en alt seviyesine düştü.
• ABD’deki gayrisafi millî hasıla (GSMH) Avrupa’nın toplamı kadar oldu. Savaş sonunda toplam zarar yaklaşık 3 trilyon 100 milyar dolar olarak hesaplandı.
• Atom bombalarından dolayı Japonya’da savaşın yıkımı çok ağır oldu. Meiji Restorasyonu ile kurulan düzen ve sanayideki gelişmişlik neredeyse yok oldu.

İkinci Dünya Savaşı’nda Geliştirilen Askeri Teknolojiler

Askerî araştırmalar için 1939’da 13 milyon dolar ayrılırken 1944’te bu rakam 1,5 milyar dolara yükseldi. İkinci Dünya Savaşı; stratejik bombalama teknolojisinde gelişmelerin olduğu, nükleer silahların icat edildiği, bilgisayarların kullanılmaya başlandığı dönem oldu. Balistik ve lojistikteki değişim komuta, kontrol, iletişim ve istihbarat alanlarında gelişmeler yaşanmasını sağladı.

• Dünyanın ilk bilgisayarları ENİAC (Elektronik Sayısal Birleştirici ve İşlemci) ve MARK 1, II. Dünya Savaşı’nda ordunun ısrarıyla geliştirildi. Mark 1’i Prof. Howard Aiken (Havırd Eykın), Harvard’da ABD donanması için yaptı. Los Alamos’taki (Los Alamos) atom bombası laboratuvarlarında fizik denklemlerinde ENİAC kullanıldı. Bilgisayarlar gelecekteki nükleer silahların tasarımında ve yapımında vazgeçilmez hâle geldi.

• İkinci Dünya Savaşı’nda müttefiklerin havada ezici üstünlüğü ele geçirmeleri, Almanları hedeflerine ulaşmak için yeni araçlar bulmaya itti. Almanlar 1937’den beri üzerine çalıştıkları V1 ve V2 balistik füzeleri 1942’den itibaren üretmeye başladılar.

• İkinci Dünya Savaşı deniz savaşlarında büyük değişikliklere yol açtı. Savaş boyunca denizaltılarda ve ona karşı savunma teknolojisinde gelişmeler oldu. Uçak, mayın ve denizaltılar deniz yüzeyindeki gemiler için korkunç silahlara dönüştü.
• İkinci Dünya Savaşı’nda zırhlılar ve muharebe kruvazörleri de kullanıldı. Japonya ve Amerika’nın inşa ettiği uçak gemileri) Pasifik Cephesi’nde Amerikan ve Japon orduları arasındaki savaşın kazanılmasında önemli rol oynadı.
• İkinci Dünya Savaşı’nda 50, 75, 88, 90’lık toplar taşıyan tanklar, geçtiği her yerde savunma sistemlerini ezdiler ve zamanında piyadeleri durduran otomatik tüfeklerin önemini azalttılar.
• MİG-1 ve MİG-3, Bristol Beaufighter (Bristol Bofaydı), uçan kaleler olarak adlandırılan B-17’ uzun menzilli B-29 uçakları ve kamikazeler bu savaşta kullanıldı.
• 2. Dünya Savaşı’nın gerçek anlamda belirleyici teknolojilerinden biri de radar oldu.

Kaynak metinler

Yazıda kullanılan kaynaklar “Hürriyet Dünyayı Değiştiren 15 Olay” serisinin İkinci Dünya Savaşı bölümü ve MEB 12. Sınıf Tarih Ders Kitabı’dır. Konu çok kapsamlı olduğu için bölümler, kısaltılmış, özetlenmiş ve alıntılanmıştır. Konu hakkında yapılan belgeselleri izlemek yerinde olacaktır. Konu gerçekten çok ayrıntılı. Bu yüzden artık daha az önemli olan bölümleri kısa keserek savaşın dünyaya etkisini ele almaya çalıştım.

Bir Cevap Yazın

Diğer 1.078 aboneye katılın