Kahire’nin en tarihi yerlerinden Maspero mahallesinin kentsel dönüşüm için yıkılmasının hikâyesi. Bilindiği gibi 1805’te Kavalalı Mehmet Ali Paşa‘nın isyanı sonrası Osmanlı’dan özerkliğini kazanan Mısır’da Hidivlik kurulur. İşte bu Hidivlerden İsmail Paşa döneminde Kahire mimari ve şehircilik anlamında büyük değişimlere tanık olur.
Bu dönemde Nil’in hemen kıyısında, adını Hidiv İsmail Paşa’dan alan Ismailia bölgesi kurulur ve bölge kısa zamanda Kahire’nin yeni cazibe merkezi haline gelir. Bölgede döneminin ruhunu yansıtacek şekilde, Arap ve Avrupa mimarisinin harmanı olan birçok simgesel bina yapılır. Şeklinden dolayı Maspero Üçgeni olarak bilinen, bahis mevzu mahalle de bu yeni yerleşim alanı İsmailia’nın parçasıdır. Mahalle, döneminin ünlü Eski Mısır dili ve tarihi uzmanı ve Eski Eserler Müzesi müdürlüğü de yapmış Fransız bilim insanı Gaston Maspero’dan alır adını.
Kuşaklar boyunca aynı ailelelerce işletilen dükkanlarıyla, eski evleriyle, yüz yıldır bozulmayan tarihi dokusuyla, Maspero Üçgeni yapıldığı dönemin ruhunu aynıyla taşıyan nadir yerlerden biridir.
Arap Baharı, Darbe ve Para
Bu uğurda birçok badireyi, sakinlerinin dayanışması ile atlatan mahallenin kaderi Arap Baharıyla birlikte değişir. 2011’de başlayan isyanlar meşhur Tahrir meydanının hemen yanında bulunan bu mahallede de olanca hiddetiyle yaşanır ve mahallede birçok simgesel olay vuku bulur. Bunlardan biri, Kıptilere ait bir kilisenin yıkılmasını RTÜK binası önünde protesto eden göstericilere, güvenlik güçlerinin çok sert müdahalesi sonucunda 27 kişinin hayatını kaybettiği Maspero Katliamıdır.
Devam eden süreçte önce Mübarek indirilir yerine Mursi seçilir, sonrasında ise darbeyle Sisi gelir ve devamında Maspero Üçgeni için artık hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Başa gelen yeni hükümet Maspero Üçgenini yıkma kararı alır. Mahallenin dokusunu bozmayacak birçok alternatif dönüşüm projesi hazırlanmış olsa da siyasiler mahallenin tamamen yıkılması konusunda ısrar ederler. Yıkılmayacak birkaç yapı vardır: İtalya Konsolosluğu, Mısır RTÜK binası, Sultan Abul Ela Camii, ve Savaş Arabaları Müzesi
Karar kesindir: kuşaklar boyunca aynı ailelerin yaşadığı konutlar ve işlettiği dükkanların bulunduğu 30 hektar büyüklüğündeki yaklaşık 18.000 insana ev sahipliği yapan mahalle yıkılacak, yerine ise yeni bir finans merkezi, lüks oteller ve alışveriş merkezleri yapılacaktır.
Her şey halkın yararınadır…
Zaten yetkililere göre mahallenin tarihsel bir değeri de yoktur, üç beş bina için günde yüzbinlerce insana hizmet edecek bir kentsel dönüşümden vazgeçilemez, neticede her şey halkın yararına. Bunun için ünlü bir mimarlık firması ile anlaşılır ve hemen göze hitap eden bir proje çizdirilir.
Mahalle sakinlerine ise şu seçenekler sunulur: Ya Kahire’nin eteklerinde Mısır’ın TOKİ’sinin yaptığı konutlarda ev alacaklar ya da arsalarının değerinin yaklaşık üçte birinin ödenmesine ek olarak yenilenecek mahallede bir apartman dairesi.
Mahalle sakinlerinin çoğu bu seçeneklerden birini seçerken, bazıları ise yaşadıkları yerleri terketmemekte kararlıdır. Ancak onlar da uzunca bir süre direnmenin ardından birkaç ay önce polis zoruyla yaşadıkları yerlerden atılır ve mahalle tamamen yerle bir edilir. İşte o direnenlerden biri yüzyıldan daha eski olan Mısır’ın en eski saatçi dükkanlarından birinin son kuşak temsilcisi Essam Ahmed şöyle anlatıyor yaşadıklarını: Bu mekân benim için hâlâ capcanlı, burası benim evim ve evim kaba kuvvetle zorla benden alındı…
Son olarak mahallenin son halinden bazı görseller:
Ve bazı detaylar…
Kaynaklar
Hidivlik dönemi Kahiresi
Yıkımla ilgili bir haber
Mahalle sakinlerinin dayanışma için kurduğu facebook grubu
İrfan Batur yine harika bir yazı yazmış. Her cümle ibret alınası. Şehrini seven herkesin bilmesi gereken ayrıntılar var. Yazı İrfan Batur’un Twitter hesabında verdiği bilgilerin bir araya getirilmiş halidir. (Yazara bu harika yazı ve yayınlama izni verdiği için teşekkür ederiz.)
Bir Cevap Yazın