Müslümanlar Neden Domuz Eti Yemez?

Başta şu uyarıyı yaparak yazıya devam etmek lazım. Müslümanlar neden domuz eti yemez? Müslümanlar domuz eti yemez çünkü haramdır. Peki domuz eti neden haramdır? Biz bunun sebebini bilmeyiz ve ussal bir delil getirmek biraz yersizdir. Çünkü ussal bir delil getirdiğinizde başkaları da ussal bir delil getirebilir veya “Şu delilini bir test edelim.” diyebilirler. Domuz etinin bir hastalığa iyi geldiği veya bir hastalığın tek sebebi olduğu ortaya çıksa durum yine değişmeyecektir.

Domuz etinin neden haram olduğunun ayrıntısı yoktur. Ulemadan bunun sebeplerini “sağlık” ve “temizlik” meselesinden yola çıkarak açıklayanlar vardır. Youtube’da ve İslami soru cevap sitelerinde güzel cevaplar var. “İslama göre insan zaruret durumunda ölecek duruma gelmişse, ölmeyecek kadar domuz eti yiyebilir.” Ölecek duruma gelmek, ölmeyecek kadar yemek. Göreceli bir ifade. Çekirge yemek helaldir mesela. Fahrettin Paşa ve askerleri Hicaz-Yemen cephesinde çekirge yiyerek mücadele etmişlerdir.

Yazıda Müslümanlar neden domuz eti yemez yazmış olsam da Müslümanların yaşadığı coğrafyaların neden domuza sıcak bakmayabileceğini İnekler, Domuzlar, Savaşlar Ve Cadılar kitabından yararlanarak ele almaya çalışacağım. Sağlığa zararlı olması ve pis olması nedeniyle domuz eti yenmediği düşüncesine karşılık şu cevaplar verilebilir:

“Domuzun pis olması ve dışkı yemesi” bir sebep değildir.

Domuz terlemeyen bir hayvan. Vücut sıcaklığını dengelemek için dışkısını kullanır. Sıcak coğrafyalarda bu dışkı kullanma davranışı daha yaygındır. Eğer uygun koşullar sağlanırsa domuzlar temiz kalabilir. Dışkı yeme meselesi ile sığırlar ve tavuklar için de geçerlidir.

“Domuz insana hastalık bulaştıran bir taşıyıcıdır.” cümlesi çok doğru değildir.

Domuz eti insana hastalık bulaştırabilir. Sığır eti de insana hastalık bulaştırabilir. Parazitlerin, özellikle de şeritlerin bir sebebidir sığır eti. Az pişmiş domuz eti ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Yine de şu bir gerçektir ki domuz eti yiyen ve sağlıklı olan toplumlar vardır. Domuz eti dünyada yaygın olarak tüketilmektedir.

Domuz eti yememenin coğrafi ve ekonomik temelleri

Türkler İslamiyetten önce de domuz eti yemezdi. Arap yarımadasında İslamiyetten önce domuz yaygın mıydı? Konuyu araştırmadım fakat muhtemelen yenmiyordu. Yahudiler de domuz yemezlerdi. Bu da bizi domuz eti yenmemesinin coğrafi ve ekonomik temellerini düşündürebilir.

Çorak topraklar domuz yetiştiriciliği için elverişli değildir. Domuz aslında ormanları ve gölgeli ırmak kıyılarını arayan bir yaratıktır.

Termodinamik açıdan domuz, Necef’in, Ürdün Vadisi’nin, ve İncil’in ve Kuran’ın yayıldığı öteki toprakların sıcak, kuru iklimine uyarlanamaz. Sığırlar, keçiler, ve koyunlarla karşılaştırıldığında, domuzun vücut ısısını düzenleme dizgesi yetersizdir. “Domuz gibi terlemek” deyimine karşın, son zamanlarda ispatlanmış bulunmaktadır ki domuzlar hiç terleyemezler.

İngiltere’de, Cambridge’de Tarımsal Araştırma Konseyi Hayvan Fizyolojisi Enstitüsü’nden L. E. Mount’a göre yetişkin domuzlar eğer havanın ısısı 32°C’nin üzerinde iken doğrudan doğruya güneş ışığına maruz kalırlarsa ölürler. Ürdün Vadisinde, hava ısıları hemen hemen her yaz 35°C’yi bulur, ve bütün yıl boyunca güneş ışığı yoğundur.

Domuz yalnızca çayır otuyla yaşayamaz ve süt vermez.

Domuz besin tüketimi olarak insanla rakiptir. Çayır otu domuz beslemek için yeterli değildir yazara göre. Tahıl taneleri, meyve, kabuklu yemiş vs tüketir domuz. Ülkemizde de zaman zaman şehre gelen domuzlara karpuz kabuğu, salatalık vs atıldığı ile ilgili haberler çıkar. Beslenmesi büyük ölçüde insanlarla aynı kaynaklardan olmasına rağmen domuz süt de vermez. Zaten tahılı az olan göçebe toplumlar için de sanayi devrimi öncesi toplumları için de et bir lükstü. Süt,peynir, yağ, yoğurt gibi besinler sağlamayan domuzları üretmek iyi bir karar olmazdı.

Yukarıdaki sebeplerin Müslümanlar neden domuz eti yemez veya domuz eti neden haram sorusuna cevap olmadığını tekrar hatırlatmak isterim. Sorunun cevabı ilk paragrafta vardır. Yine de bu soru sorulduğunda dünyevi meseleler düşünülüyor. Yazıdaki alıntıların kaynağı olan İnekler, Domuzlar, Savaşlar Ve Cadılar kitabı bu konuda bazı şeyler söylüyor. Kitabı buradan satın alabilirsiniz. Antropoloji alanında daha fazla okuma yapmam gerektiğini anladım kitabı okuyunca.