Öğretmen Özerkliği ve Okul Özerkliği Ayrımı

Okullarda özerklik konusu son yıllarda eğitimle ilgili yapılan çalışmalarda önemli bir yer tutuyor. Yapılan araştırmalar ve Dünya Bankası gibi kurumlar okullarda özerkliği tavsiye ediyor. Okullarda özerkliğin yaygınlaştırılması için sağlanan fonlar var. Ülkelerin PISA sıralamalarına göre yapılan bir araştırma okullarda özerklik ve disiplin ile öğrenci başarısı arasında anlamlı bir ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Peki okullarda özerklik ne anlama gelmektedir? Yapılan araştırmalarda bahsedilen özerklik öğretmen özerkliğidir. Öğretmen özerkliği ve okul özerkliği arasında bir fark vardır. Okul özerkliğinin öğretmen özerkliği gibi öğrenci başarısı üzerinde doğrudan etkisi yoktur.

Öğretmen özerkliği, öğretmenlerin verilen derslerle ilgili olarak içerik, yöntem ve materyal seçmeleri ve okul ile ilgili kararlarda söz hakkı olmasıyla ilgili bir kavram. Öğretmen özerkliğinin olduğu okullarda öğretmenlerin daha istekli ve gönüllü olduğu söylenmektedir. Aynı zamanda öğretmen özerkliği örgütsel bağlılığın güçlenmesini sağlar. Öğretmen özerkliği ile ilişkili konuların daha açık olması için “Eğitim Bilimler Araştırmaları Dergisi, Cilt: 4 Sayı: 1” de yer alan “Öğretmen özerkliği ve öğrenci başarısı arasındaki ilişki” başlığındaki tabloyu aşağıya ekledim.

Öğretmen özerkliği ve okul özerkliği aynı anlama gelmemektedir.

Öğretmen özerkliği deyince akla gelen ilk ülkelerden biri Finlandiya. Bunun yanında öğretmen özerkliği ile okul özerkliği aynı anlama gelmemektedir. Yakın zamana kadar okulların bağımsız olmasının öğrenci başarısı için önemli olduğu düşünülüyordu. Son yıllarda yapılan araştırmalar ise okul özerkliğinin (öğretmen özerkliği gibi) eğitimin kalitesinin artırılmasında etkili olmadığını ortaya koyuyor.

Okul özerkliği, kendi özel, sözleşmeli veya bağımsız okulunu yöneten kişilerin daha yüksek kar için öğretmen profesyonelliğinin ve özerkliğinin daha da azalmasına yol açmıştır. Boston Üniversitesi’nden Profesör Andy Hargreaves daha fazla okul özerkliğinin istenmeyen sonuçları konusunda uyarılarda bulunmaktadır. Bunun öğretmenlerin değil, topluluğu ya da yerel demokratik kontrol gözetmeksizin okulu işleten okul yönetiminin özgürlüğü ile ilgilidir.

Fakat şu konuya açıklık getirilmeli. Okul özerkliği doğrudan olmasa da dolaylı olarak öğrenci başarılarına etki etmektetir. İdareci öğretmen işbirliğinin güçlü olduğu ve hesap verilebilirlik mekanizmasının işlediği okullarda okul özerkliği başarıyı getirecektir. Öğretmen özerkliğinin başarıyı getirmesi için ise öğrencilerin öğrenme süreçlerini tasarlama, takip etme ve değerlendirme açısından yeterliliğe; güçlü iletişimsel, yönetsel ve akademik bilgi birikimine ve becerilere sahip nitelikli öğretmenlerin sistem içerisinde yer alması gerekmektedir.

Okul özerkliği okul ve okul çevresinin güçlendirilmesi, yetki paylaşımıyla eğitimle ilgili kararların okula dayalı alınması, okulların kendileriyle ilgili karar alma süreçlerine aktif olarak katılması, hesap verebilirliğin okul düzeyinde mümkün olması, okulların hızlı bir şekilde kendi ihtiyaçlarına karşılayabilmesi ve sorunlarını çözebilmesi anlamına gelmekte, bu da doğrudan eğitim çıktılarına etki etmektedir.

Ülkemizde durum nedir ve bu durumu iyileştirmek için neler yapılabilir?

Dünya Bankası’nın 2006 yılında yayınladığı Eğitim Reformu ve İstihdam konulu raporunda da Avrupa ve dünya ülkelerinin çoğu ile kıyaslandığında Türkiye’deki devlet okullarının, kaynaklar, çalışanların kadrolaşması, ders kitabı seçimi, öğretim zamanının planlanması ve öğretim programının seçimi konularında en az özerkliğe sahip ülke olduğu ortaya konmuştur.

Konu hakkında daha fazla ve ayrıntılı bilgi için, özellikle de öğretmen özerkliği ve okul özerkliği konusunun ülkemizdeki durumu hakkında daha fazla bilgi almak için TedMem sayfasındaki yazıyı okuyabilirsiniz. Yaptığım alıntıları verdiğim bağlantıdan aldım.

Bir yanıt

  1. Öğretmen özerkliği üzerine bir haberden alıntı:

    “Türkiye, öğretmenlerin ders içeriğine karar vermede en az söz sahibi olduğu ülkelerden. Öğretmen özerkliği 2006’dan 2015’e dek giderek azalmış. Türkiye’de öğretmenlerin derslerin içeriğine karar verebildiği okulların oranı yüzde 20’nin altında kalırken, Çek Cumhuriyeti, Birleşik Krallık ve Estonya’da bu oran yüzde 100’e yakın. Analiz edilen 49 ülkenin çoğunda öğretmenlerin bu konudaki özerkliği artma eğiliminde iken Türkiye’de azalıyor.”

    Durum iyi görünmüyor. Öğretmenin proaktif olması ile özerklik arasında güçlü bir ilişki vardır.

Bir Cevap Yazın

Diğer 1.078 aboneye katılın